Küçük kız gece yarısı bir biker barına girdi. Duma..
4 w - Çevir

Küçük kız gece yarısı bir biker barına girdi. Dumanla örtülü, uğultulu salonda en haşin görünümlü adama yaklaştı ve annesini bulmasına yardım edip edemeyeceğini sordu. Bir anda herkes sustu. Kapı aralığında Disney prensesi pijamaları içinde bir çocuk duruyordu; gözlerinden yaşlar süzülüyordu. Otuz motorcuyu tek tek süzerken bakışları, sanki onları son umudu bellemişti. Jukebox şarkısının ortasında sustu, bilardo sopaları havada dondu. Kız, ağır adımlarla Iron Wolves MC’nin başkanı Snake’e yürüdü. Yüzü yara izleriyle çizilmiş, gövdesi bir kaya gibi devasa, gözleri karanlıkta parlayan bir adamdı. Onun deri yeleğini hafifçe çekerek fısıldadı — kulübün kaderini değiştirecek sözleri: “Kötü adam annemi bodruma kilitledi, uyanmıyor. Eğer birine söylersem küçük kardeşime zarar vereceğini söyledi. Ama annem dedi ki, motorcular insanları korur.” Ne polis, ne komşular, ne de saygın görünümlü insanlar… Annesi kızına yalnızca bir öğüt vermişti: Gerçek yardımı arıyorsan, bikers’ı bul. Snake diz çöktü. Dev cüssesi karşısında çocuk daha da küçülmüştü. Bütün bar nefesini tuttu. “Adın ne, prenses?” diye sordu, sesi beklenmedik kadar yumuşak. “Emma.” Küçük kız titreyen sesiyle devam etti: “Kötü adam bir polis. Bu yüzden annem yalnızca biker’lara gitmemi söyledi.” O an, odanın içindeki hava gerildi. Bir polis… İşte bu yüzden dokunulmazdı. Ama Snake bir an bile tereddüt etmedi. Emma’yı kucağına aldı, ardından kardeşlerine döndü, gözleri taş gibi sertti: “Kardeşler, yola çıkıyoruz. Hawk, telsizi al ve adresi bul. Patch, kıza bir sütlü çikolata ver, adresi usulca not et. Razor ve Diesel, kuzeyde dikkat dağıtın — gürültülü ama temiz. Diğerleri, hazırlan. Bu gece sadece bir anneyi kurtarmıyoruz. Bir aileyi yuvasına döndürüyoruz.” Sandalyeler devrildi, anahtarlar şıngırdadı. On iki adam buz kesmiş bir kararlılıkla harekete geçti. Emma telefonda evlerini gösterdi; ev, herkesin öfkesini bildiği ama toplumun övgüyle andığı polis Frank Miller’a aitti. Plan bir saat gibi işledi. Razor ve Diesel motorlarını gök gürültüsü gibi patlatarak şehrin öbür ucunda dikkat çekti. Snake ve üç kişi sessizce evin arkasından içeri sızdı. Üst katta bebeği buldular — zayıf, ama hayattaydı. Bodrumdaysa Sarah vardı: yaralı, baygın, ama nefes alıyordu. Snake’in öfkesi buz gibi bir bıçak keskinliğindeydi; kadını nazikçe kucağına aldı, geceye taşıdı. Bu sırada Hawk, Miller’ı gizlice aradı. “Kız Iron Wolves’ta. Konuşmaya başladı gibi.” Miller’ın cevabı buz kesti: “O velet… İşimi bitirdiğimde sıra onda.” O sözler kaydedildi, eyalet devriyesine ve komşu ilçenin haber kanallarına gönderildi. Miller eve koştuğunda ev boştu. Kurbanları güvendeydi, kendi sözleri adaletin ellerindeydi. Saltanatı sona ermişti. Kulüp evinde Sarah bir doktor tarafından tedavi edildi. Emma ve küçük kardeşi Leo, huzurlu bir odada uyudular — başlarında, onlara ömür boyu nöbet tutacağına yemin etmiş motorcular bekliyordu. Haftalar sonra Miller federal hücredeydi. Tutuklanması, şehrin damarlarına işlemiş daha derin bir çürümeyi açığa çıkardı. Iron Wolves kahraman ilan edildi, ama onlar için bu kelime boştu. Bir akşam, Sarah verandada Snake’le oturuyordu; Emma ateşböceklerinin peşinden koşuyordu. Kadın fısıldadı: “Kimse bana inanmazdı. Ama Emma’ya dedim — bazı koruyucular rozet taşır, bazıları deri. Siz çocuklarımı gördünüz, geçmişimi değil.” Snake, Grizzly’nin ayaklarını sabit tutup Emma’nın botuna bir ateşböceği konmasına izin verişini seyretti. Dudaklarının kenarında silik bir gülümseme belirdi. “Biz kahraman değiliz, hanımefendi,” dedi. “Biz, diğer canavarların korktuğu canavarlarız. Asıl cesur olan kızınız — geceyi yarıp, doğru canavarları buldu. Onun için savaşacak olanları.” Ve alacakaranlıkta, uzaklardan motorların uğultusu gelirken, benzin ve çam kokusunun arasında parçalanmış bir aile koruyucularını buldu. Artık sadece kurtarılmamışlardı. Bir ömür boyu yanlarında olacak bir sürüye kabul edilmişlerdi. #hayatvefarkındalık

image